Neden Grafikerci?

İçinden geçenleri duyuyor gibiyim: "Yahu yok muydu daha estetik, daha modern bir isim?" diyorsun fikrimce. Vardı elbet; ben de bilirdim yeni nesil marka isimlerinden birini tercih etmeyi. Mesela derdim ki: "Tasarım Stüdyosu" , "Grafik Heybesi" , "Grafibilmemne" ve daha niceleri... Fakat sen de tahmin edersin ki, bir amaç doğrultusunda seçtim bu ismi. Okumaya devam et lütfen, anlayacaksın.

Grafik tasarıma ilk adımı atan "okulluların" kafasındaki ütopya az çok şöyledir: "Abi Güzel Sanatlar Fakültesi burası, sanatçı olucaz biz.." Diğer taraftan eğer benim gibi mesleğe "alaylı" tarafından giriş yaptıysan da bir sevgi pıtırcığı olarak yaklaşırsın ilk yıllarda her şeye. Hele biraz da sanata, estetiğe, görsel zevklere yatkınsan heyecanın da aynı oranda yükselir. Fakat doğanın kanununu bilirsin, yükseğe fırlatılan her cisim bir şekilde aşağı düşmek zorundadır :) Kimi paraşütle, kimi çivileme... Bu noktada okullu olanların bir avantajı var aslında: Öğretim aldıkları süreç boyunca her şeyi pembe olarak görmeye devam ediyorlar. Fakat alaylı olanların yere inişi tahmin edersin ki paraşütle olmuyor :) Program kullanımları, baskı teknikleri, baskı makinesi özellikleri, bıçak payı, kıl, tüy, yün derken sektör seni evire çevire ortalama birkaç sene içinde elle tutulur, gözle görülür bir iş gücü haline getiriyor. Dikkat et lütfen, "tasarımcı, grafiker" gibi tanımlayıcılar kullanmadım, "iş gücü" dedim. İşin mutfağını öğrenmek birkaç sene ile bitebilecek bir şey değil elbette ama, "artık belli bir seviyeye de geldim galiba" diye düşündüğün ilk anda soldan bir ışık beliriveriyor. Evet soldan :)

Bir sabah uyanmış, "belli seviyenle" kendini ve bilgilerini pazarlayabileceğin kurumsal bir iş yeri arayışına girmişken bir laf çalınıyor kulağına. İşveren diyor ki: "Bizim aradığımız grafikerci şu, şu, şu özelliklere sahip olmalı."

- "Ne? Grafineci grafineci.. Doğru mu duydum?" diye kendi kendine darlanırken bir müşteriden başka bir cümle tokat gibi geliyor:

- "Logo yapacak grafikerci arıyorum."

- "!?!?"

İnsana ilk başta hakaret gibi geliyor, yalan değil. "Ne ola ki bu grafikerci, ben grafiker mi satıyorum arkadaş? Hayır 'grafik tasarımcısı'  diyemedin, bari 'grafiker' deseydin, grafikerci nedir?" diye kendi kendini kışkırtıyor insan. E sen gidip bir manava manavcı, kasaba da kasapçı desene. Manavın, kasabın yerine konuşmuş olmayım ama onların da hoşuna gideceğini pek sanmıyorum :)

Uzun lafın kısası... İki tip insan vardır: Ya kompleks içinde hayıflanmaya devam edersin ya da olumsuz bir durumdan olumlu pay çıkararak hayatına devam edersin. Ben ikinciyi seçtim. Durumdan istifade ettim ve eğlenceli olabileceğini düşündüğüm bu marka ismini kullanmayı tercih ettim. Belki sen de farkındasın; esnaf oldum bir anda, bir samimiyet doğdu bu isimle birlikte. Şikayetçi değilim kesinlikle... :) :)

Bu arada, önerilere her zaman açığım. Mutlu kal...

Grafikerci | "Tasarımcı Değil"